Çavuşoğlu, Yunanistan’a yüklendi: İnsan haklarını ihlal ediyor Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto ile Ankara’da gerçekleştirdikleri görüşmenin akabinde ortak basın toplantısında konuştu.
Çavuşoğlu, “Yunanistan milletlerarası hukuka muhalif bir biçimde ve insan haklarını açıkça ihlal ederek geri itme siyasetini devam ettiriyor. Denizin ortasında, Ege Denizi’nin ortasında fazlaca sayıda göçmen geri itmeler yüzünden hatta Yunanistan’ın bu botları şişlemesi ya da silahlarla botları delmesi yüzünden farklı ülkelerden birfazlaca göçmen ömrünü kaybetti” tabirlerini kullandı.
Yaptığı tenkitlerin kimsenin yanlış anlamaması gerektiğini kaydeden Çavuşoğlu, Yunanistan’la aşikâr konularda görüş ayrılıklarının olduğundan ya da orta ara bağların gerginliğinden dolayı bunu söylemediğini, bunun bir insani sorun olduğunu vurguladı.
Çavuşoğlu, Yunanistan’la kendi ortalarındaki sorunları kimi vakit konuştuklarını, kimi vakit adımlar da atıklarını ve gerekeni yaptığını belirterek şöyleki devam etti: “O farklı bir mevzu lakin yani bu bir devlet siyaseti haline geldi. Devlet siyaseti haline gelmesinin birinci niçini Avrupa Birliği Kıyı Güvenlik ve Hudut Ajansının (FRONTEX) burada Yunanistan’a yardımcı olması. Bunu bakılırsan Avrupa Birliği, bilhassa Avrupa Parlamentosu FRONTEX’e karşı bir soruşturma başlattı lakin bundan da bir şey çıkmadı. Yani burada Yunanistan kadar Avrupa Birliği’nin de hatası var. Türkiye bunun onda birini yapsa, Türkiye’nin nasıl eleştirilebileceğini en düzgün kendisi (Haavisto) bilir, bizler biliyoruz lakin Yunanistan tam zıddı bu bahiste takviye görüyor.”
AB’nin Yunanistan’ın Avrupa’nın hudutlarını koruduğu mazeretini dillendirdiğini kaydeden Çavuşoğlu, Avrupa’nın sonlarının doğuda ve güneyde Türkiye’den başladığını, daha kuzeye yanlışsız gidildiği vakit Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan, Kafkasya ve Rusya’dan başladığını belirterek Avrupa’nın hudutlarını bilhassa göçmen sorununda Türkiye’nin koruduğunu söylemiş oldu.
Çavuşoğlu, sonu koruyor diye insanlık dışı muameleleri görmezden gelmenin ya da desteklemenin AB’nin savunmaya çalıştığı pahalarla kökten çeliştiğini belirterek şunları tabir etti:
“Hep birlikte Taliban’a, Afganistan’a insan hakları dersi vermeye çalışıyoruz. Yunanistan’ın yaptığını nereye koyacağız? Yunanistan bir de geri ittiği insanların tüm elindeki pasaport, kıyafet hepsini elinden alıyor daha sonrasında geri itiyor. Kışın ortasında bu kadar soğuk olduğu biçimde kar yağdığı biçimde bu insanları yarı çıplak bir biçimde üzerindeki kıyafetleri de alarak geri itmesi ve 19 göçmenin ölmesinden bahsediyoruz. Bunu nasıl izah edeceğiz? Kim dur diyecek buna Avrupa birliği mi dur diyecek? İnsan hakları savunucuları nerede, ki insan hakları savunucuları başında da Finlandiya geliyor.”
Çavuşoğlu, bu göçmenlere karşı yapılanların bir müeyyidesinin olması gerektiğini vurguladı.
‘Yunanistan’ın yaptığı ahlaka sığmaz’
Türkiye olarak İran’dan gelen mültecilere karşı bu biçimde bir muamele yapmadıklarını, Afganistan’a dönmek isteyenleri Türkiye olarak zorla uçağa koyup göndermediklerini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Dönmek isteyenlere yardımcı olmamız lazım. 483 bin civarındaki Suriyeli, Suriye’ye ittiğimiz için dönmedi, dönmek istediler. Biz de en azından temel muhtaçlıklarını orada karşılıyoruz. Yunanistan’ın yaptığı nitekim ne hukuka ne vicdana ne ahlaka sığar. Münasebetlerimizden dolayı bunu söylemiyoruz. 19 günahsız insanın soğuğa terk edilerek ölmesinin sorumlusu Yunanistan’dır. Yunanistan kadar da bu ihlalleri son vakit içinderda artarak devam eden ihlalleri görmezden gelen Avrupa Birliği ve bu mevzuda önde gelen ülkelerdir bunu da açıkça söylemek isterim.”
Çavuşoğlu, 18 Mart Türkiye-AB ortak bildirisini güncellemek istediklerini, göçmenlere karşı yardımcı olunması gerektiğini, göçmenlere karşı insanlık dışı muamelelere karşı dur denilmesini gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti:
“Maalesef, FRONTEX Ege ve kara hudutlarımızda bunu desteklemiştir. Yunanistan’ın memleketler arası hukuka ters bir biçimde geri itmelerini. Biz bunun evraklarını, görüntülerini, fotoğraflarını AB ile paylaştık. Biz yalnızca Türkiye’deki göçmenler değil, Polonya, Litvanya, Letonya ve Belarus üzerinden bu sorunla karşı karşıya kaldığı vakit biz çabucak reaksiyon verdik. O ülkelerle iş birliği yaptık, o ülkelerden bakanlar, uzmanlar geldi, çalıştık. THY, Türkiye’den oraya o muhakkak ülkelere insanların gitmemesi konusunda gerekeni yapmıştır.
Çavuşoğlu, “Yunanistan milletlerarası hukuka muhalif bir biçimde ve insan haklarını açıkça ihlal ederek geri itme siyasetini devam ettiriyor. Denizin ortasında, Ege Denizi’nin ortasında fazlaca sayıda göçmen geri itmeler yüzünden hatta Yunanistan’ın bu botları şişlemesi ya da silahlarla botları delmesi yüzünden farklı ülkelerden birfazlaca göçmen ömrünü kaybetti” tabirlerini kullandı.
Yaptığı tenkitlerin kimsenin yanlış anlamaması gerektiğini kaydeden Çavuşoğlu, Yunanistan’la aşikâr konularda görüş ayrılıklarının olduğundan ya da orta ara bağların gerginliğinden dolayı bunu söylemediğini, bunun bir insani sorun olduğunu vurguladı.
Çavuşoğlu, Yunanistan’la kendi ortalarındaki sorunları kimi vakit konuştuklarını, kimi vakit adımlar da atıklarını ve gerekeni yaptığını belirterek şöyleki devam etti: “O farklı bir mevzu lakin yani bu bir devlet siyaseti haline geldi. Devlet siyaseti haline gelmesinin birinci niçini Avrupa Birliği Kıyı Güvenlik ve Hudut Ajansının (FRONTEX) burada Yunanistan’a yardımcı olması. Bunu bakılırsan Avrupa Birliği, bilhassa Avrupa Parlamentosu FRONTEX’e karşı bir soruşturma başlattı lakin bundan da bir şey çıkmadı. Yani burada Yunanistan kadar Avrupa Birliği’nin de hatası var. Türkiye bunun onda birini yapsa, Türkiye’nin nasıl eleştirilebileceğini en düzgün kendisi (Haavisto) bilir, bizler biliyoruz lakin Yunanistan tam zıddı bu bahiste takviye görüyor.”
AB’nin Yunanistan’ın Avrupa’nın hudutlarını koruduğu mazeretini dillendirdiğini kaydeden Çavuşoğlu, Avrupa’nın sonlarının doğuda ve güneyde Türkiye’den başladığını, daha kuzeye yanlışsız gidildiği vakit Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan, Kafkasya ve Rusya’dan başladığını belirterek Avrupa’nın hudutlarını bilhassa göçmen sorununda Türkiye’nin koruduğunu söylemiş oldu.
Çavuşoğlu, sonu koruyor diye insanlık dışı muameleleri görmezden gelmenin ya da desteklemenin AB’nin savunmaya çalıştığı pahalarla kökten çeliştiğini belirterek şunları tabir etti:
“Hep birlikte Taliban’a, Afganistan’a insan hakları dersi vermeye çalışıyoruz. Yunanistan’ın yaptığını nereye koyacağız? Yunanistan bir de geri ittiği insanların tüm elindeki pasaport, kıyafet hepsini elinden alıyor daha sonrasında geri itiyor. Kışın ortasında bu kadar soğuk olduğu biçimde kar yağdığı biçimde bu insanları yarı çıplak bir biçimde üzerindeki kıyafetleri de alarak geri itmesi ve 19 göçmenin ölmesinden bahsediyoruz. Bunu nasıl izah edeceğiz? Kim dur diyecek buna Avrupa birliği mi dur diyecek? İnsan hakları savunucuları nerede, ki insan hakları savunucuları başında da Finlandiya geliyor.”
Çavuşoğlu, bu göçmenlere karşı yapılanların bir müeyyidesinin olması gerektiğini vurguladı.
‘Yunanistan’ın yaptığı ahlaka sığmaz’
Türkiye olarak İran’dan gelen mültecilere karşı bu biçimde bir muamele yapmadıklarını, Afganistan’a dönmek isteyenleri Türkiye olarak zorla uçağa koyup göndermediklerini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Dönmek isteyenlere yardımcı olmamız lazım. 483 bin civarındaki Suriyeli, Suriye’ye ittiğimiz için dönmedi, dönmek istediler. Biz de en azından temel muhtaçlıklarını orada karşılıyoruz. Yunanistan’ın yaptığı nitekim ne hukuka ne vicdana ne ahlaka sığar. Münasebetlerimizden dolayı bunu söylemiyoruz. 19 günahsız insanın soğuğa terk edilerek ölmesinin sorumlusu Yunanistan’dır. Yunanistan kadar da bu ihlalleri son vakit içinderda artarak devam eden ihlalleri görmezden gelen Avrupa Birliği ve bu mevzuda önde gelen ülkelerdir bunu da açıkça söylemek isterim.”
Çavuşoğlu, 18 Mart Türkiye-AB ortak bildirisini güncellemek istediklerini, göçmenlere karşı yardımcı olunması gerektiğini, göçmenlere karşı insanlık dışı muamelelere karşı dur denilmesini gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti:
“Maalesef, FRONTEX Ege ve kara hudutlarımızda bunu desteklemiştir. Yunanistan’ın memleketler arası hukuka ters bir biçimde geri itmelerini. Biz bunun evraklarını, görüntülerini, fotoğraflarını AB ile paylaştık. Biz yalnızca Türkiye’deki göçmenler değil, Polonya, Litvanya, Letonya ve Belarus üzerinden bu sorunla karşı karşıya kaldığı vakit biz çabucak reaksiyon verdik. O ülkelerle iş birliği yaptık, o ülkelerden bakanlar, uzmanlar geldi, çalıştık. THY, Türkiye’den oraya o muhakkak ülkelere insanların gitmemesi konusunda gerekeni yapmıştır.