Çavuşoğlu, Birleşik Arap Emirlikleri’ne gitti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Birleşik Arap Emirlikleri makamlarıyla görüşmelerde bulunacak, Türk iş insanlarıyla bir ortaya gelecek ve Expo 2020 Dubai’deki Türkiye standını ziyaret edecek.
Abu Dabi Veliaht Prensi Pir Muhammed bin Zayed el Nahyan, resmi ziyaret gerçekleştirmek için Türkiye’ye 24 Kasım’da Türkiye’ye gelmişti.
Görüşme, 2012 yılından daha sonra gerçekleşecek birinci yüz yüze temas olmasıyla ehemmiyet taşımış, masadaki yatırım hususları ise gündem olmuştu.
toplantıda, BAE’nin, İran üzerinden geçen koridor ile Türkiye’ye ticaret yolu açmayı hedeflediği belirtilirken sözkonusu koridorla birlikte Süveyş Kanalı geçişli Sharjah-Mersin güzergahında deniz yoluyla 20 gün sürecek taşıma, İran üzerinden geçen güzergahla 6 ila 8 günde yapılabilir hale geleceği de kaydedilmişti.
Sedat Peker gelişmeleri
Organize kabahat örgütü başkanı Sedat Peker’in daha evvel dijital içerik platformlarında görüntü üreterek yayınladığı ülke Birleşik Arap Emirlikleri’nde kendisine dijital tecrit uygulanması akabinde bir de gözaltına alındığı argüman edilmişti.
El Cezire, tarafınca yayınlanan haberde “BAE yetkililerinin Peker’i gözaltına aldığı ve Türkiye’ye iade edilebileceği” sözleri yer almış, sözkonusu haberin ise diplomatik görüşmeler daha sonrası gelmesi dikkat çekmişti.
El Cezire ise daha sonradan haberine düzeltme geçerek “gözaltı” tabirinin yer aldığı cümlenin kaldırıldığını kaydetmişti.
Reuters’dan ‘rakip’ argümanı
İngiliz haber ajansı Reuters’a konuşan kaynaklar, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Afganistan’nın başşehri Kabil’deki havalimanının idaresini ele geçirmek için görüşmeler sürdürdüğünü argüman etmişti.
Katar, Pakistan ve Türkiye’nin de Kabil’deki havalimanının güvenliği ve idaresi ile ilgili temaslarda bulunulduğunun hatırlatıldığı haberde, BAE yetkililerinin son haftalarda Taliban ile görüştüğünü aktarmıştı.
Kaynaklar, BAE’nin Katar’ın görüşmelerinin önüne geçtiğini öne sürmüştü.
İki ülke ortası sıkıntılar
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 15 Temmuz Darbe teşebbüsü için “Darbe teşebbüsü olduğu vakit Körfez’de kimlerin buna sevindiğini, nasıl paralar harcandığını epeyce düzgün biliyoruz” açıklaması yapmıştı. Yorumcular ise bu açıklamaların maksadının BAE olduğunu belirtmişlerdi.
Yenişafak muharriri Mehmet Acet, de BAE’nin darbe teşebbüsü için 3 milyar dolar aktardığını yazarak savının kaynağı olarak da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu göstermişti. Çavuşoğlu, “Türkiye’deki darbe kalkışmasına, hükümeti gayrı legal sistemlerle devirme gayretlerine bir ülkenin 3 milyar dolar para dayanağını sağladığını biliyoruz Üstelik bu, Müslüman bir ülke” tabirini kullanmıştı.
Öte yandan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid, geçtiğimiz günlerde Şam’a giderek Suriye Devlet Lideri Beşar Esad ile görüşmüş ve on yıl daha sonra birinci yüz yüze görüşmeleri Bakanlık seviyesinde başlatarak olağanlaşma adımları ile gündeme gelmişti.
Abu Dabi Veliaht Prensi Pir Muhammed bin Zayed el Nahyan, resmi ziyaret gerçekleştirmek için Türkiye’ye 24 Kasım’da Türkiye’ye gelmişti.
Görüşme, 2012 yılından daha sonra gerçekleşecek birinci yüz yüze temas olmasıyla ehemmiyet taşımış, masadaki yatırım hususları ise gündem olmuştu.
toplantıda, BAE’nin, İran üzerinden geçen koridor ile Türkiye’ye ticaret yolu açmayı hedeflediği belirtilirken sözkonusu koridorla birlikte Süveyş Kanalı geçişli Sharjah-Mersin güzergahında deniz yoluyla 20 gün sürecek taşıma, İran üzerinden geçen güzergahla 6 ila 8 günde yapılabilir hale geleceği de kaydedilmişti.
Sedat Peker gelişmeleri
Organize kabahat örgütü başkanı Sedat Peker’in daha evvel dijital içerik platformlarında görüntü üreterek yayınladığı ülke Birleşik Arap Emirlikleri’nde kendisine dijital tecrit uygulanması akabinde bir de gözaltına alındığı argüman edilmişti.
El Cezire, tarafınca yayınlanan haberde “BAE yetkililerinin Peker’i gözaltına aldığı ve Türkiye’ye iade edilebileceği” sözleri yer almış, sözkonusu haberin ise diplomatik görüşmeler daha sonrası gelmesi dikkat çekmişti.
El Cezire ise daha sonradan haberine düzeltme geçerek “gözaltı” tabirinin yer aldığı cümlenin kaldırıldığını kaydetmişti.
Reuters’dan ‘rakip’ argümanı
İngiliz haber ajansı Reuters’a konuşan kaynaklar, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Afganistan’nın başşehri Kabil’deki havalimanının idaresini ele geçirmek için görüşmeler sürdürdüğünü argüman etmişti.
Katar, Pakistan ve Türkiye’nin de Kabil’deki havalimanının güvenliği ve idaresi ile ilgili temaslarda bulunulduğunun hatırlatıldığı haberde, BAE yetkililerinin son haftalarda Taliban ile görüştüğünü aktarmıştı.
Kaynaklar, BAE’nin Katar’ın görüşmelerinin önüne geçtiğini öne sürmüştü.
İki ülke ortası sıkıntılar
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 15 Temmuz Darbe teşebbüsü için “Darbe teşebbüsü olduğu vakit Körfez’de kimlerin buna sevindiğini, nasıl paralar harcandığını epeyce düzgün biliyoruz” açıklaması yapmıştı. Yorumcular ise bu açıklamaların maksadının BAE olduğunu belirtmişlerdi.
Yenişafak muharriri Mehmet Acet, de BAE’nin darbe teşebbüsü için 3 milyar dolar aktardığını yazarak savının kaynağı olarak da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu göstermişti. Çavuşoğlu, “Türkiye’deki darbe kalkışmasına, hükümeti gayrı legal sistemlerle devirme gayretlerine bir ülkenin 3 milyar dolar para dayanağını sağladığını biliyoruz Üstelik bu, Müslüman bir ülke” tabirini kullanmıştı.
Öte yandan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid, geçtiğimiz günlerde Şam’a giderek Suriye Devlet Lideri Beşar Esad ile görüşmüş ve on yıl daha sonra birinci yüz yüze görüşmeleri Bakanlık seviyesinde başlatarak olağanlaşma adımları ile gündeme gelmişti.