‘Seçmen ideolojiye oy vermedi’ BERRAK GÜNGÖR
Almanya’da 26 Eylül Pazar günü gerçekleşen seçimlerin akabinde koalisyon pazarlıkları konuşuluyor. Seçime giden Almanya’da 15 yıl daha sonra büyük bir atılım gerçekleştiren Toplumsal Demokrat Parti (SPD) adayı Olaf Scholz yüzde 25,7 oy oranıyla galip olurken, Hristiyan Birlik’ten (CDU/CSU) aday gösterilen Armin Laschet yüzde 24,1 ile ikinci sırada yer aldı. Öte yandan seçimler boyunca en epeyce konuşulan isimlerden biri olan Annalena Baerbock‘u aday gösteren Yeşiller Partisi, yüzde 14,8 ile kendi tarihinin en yüksek oyunu alarak üçüncü sıraya yerleşti.
Federal seçimleri SPD kazandı. Hükümet SPD+YEŞİLLER+HÜR DEMOKRATLAR ya da CDU+YEŞİLLER+HÜR DEMOKRATLAR formunda kurulabilir. Yeşiller SPD, Hür Demokratlar CDU ile olmasını istiyor. Bakalım ne olacak? pic.twitter.com/Y0nPMdQDrX
— Kenan Kolat (@kenankolat) September 27, 2021
Devam eden koalisyon pazarlıkları ve seçimin akabinde Almanya’da son durumu kıymetlendiren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Berlin Birliği Lideri Kenan Kolat, “Seçim sonuçları gösteriyor ki Almanya’da beşerler ideolojik bir tavırdan çok global krizlere tahlil üretebilecek partilere yöneliyor” sözlerini kullandı.
Koalisyon pazarlıkları
Seçimler daha sonrası koalisyon pazarlıklarının konuşulduğu Almanya’da son durumu kıymetlendiren Kolat, “Almanya’da Başbakanlık nazaranvini bildirim etme mercii yok. Burada partiler bir ortaya gelerek karara varıyor ve bu türlü de hükümet belirleniyor” dedi.
Kolat, “Seçim çıkış anketleri ve daha sonrasında açıklanan sonuçlara bakıldığında halkın büyük çoğunluğunun SPD adayı Olaf Scholz’u istediği görünüyor. Tabi bir daha de siyasette her vakit halkın dediği ya da istediğinin olmadığını biliyoruz. Bu yüzden de fazlaca kesin konuşmamak gerekiyor. Zira hükümetin kurulmasına ait koalisyon pazarlıklarının Neol’e kadar sürebileceği belirtiliyor” sözlerini kullandı.
Yeşiller ve Hür Demokrat Parti’nin (FDP) bir ortaya gelmesinin beklendiğini söz eden Kolat, “Yeşiller ve Hür Demokratlar’ın bir ortaya gelmesi bekleniyor. Yeşiller tarafınca yapılan açıklamada, ‘küçük bir kümeyle bir ortaya gelebiliriz’ tabirleri kullanıldı. Yeşiller’e cumhurbaşkanlığı, Hür Demokratlara da Dış İşleri ve İktisat üzere iki kıymetli bakanlığın bırakılması kelam konusu olabilir” dedi.
‘Scholz fazlaca kuvvetli bir isim’
15 yıl daha sonra SPD’nin yükselişinin niçinini sorduğumuz Kolat, bu yükselişi Scholz’un tecrübeli bir siyasetçi bulunmasına bağlıyor. Kolat, “SPD’nin yüzde 14’lerden bugünkü pozisyona gelmesinde en büyük tesir Scholz’un hayli uzman bir siyasetçi olması. Belediye Başkanlığı, eyalette yürüttüğü İçişleri Bakanlığı misyonu daha sonrasında gelen eyalet Başbakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Başbakan yardımcılığı tecrübeleri olduğu için her şeyi epey uygun bilen ve uzman olan bir insan. Olağan bu da seçim boyunca yaptığı açıklamalara ve halka yansımış durumda” dedi.
‘Seçimi kazanmış üzere davranıyorlar’
CDU’nun seçimlerde kaybettiği oy oranı ve sonuçlarını kıymetlendiren Kolat, “İlginç olan şey şu ki Hristiyan Demokrat Birliği yüzde 8’den çok oy kaybetmesine karşın seçimi kazanmış üzere davranıyor. Bunun sebebi de Armin Laschet’in öteki bir çıkar yolunun olmaması. Zira hükümete giremezse ya da Başbakan olamazsa, bütün siyasi mesleği bitecek bunun için de mesleğinin gidişatını Başbakan olmaya bağlamış durumda” diye konuştu.
‘Merkel SPD siyasetleri uyguladı’
Merkel’in partisi CDU’nun oylarındaki düşüş niçinini, Merkel’in toplumsal demokrat siyasetler izlemesi kararı gelen sağ kanattaki kırılım olarak açıklayan Kolat, “zatenız Merkel her ne kadar merkez sağ bir partide siyaset yapsa da fazlaca kıymetli oranda toplumsal demokrat siyasetleri izledi yani SPD siyasetlerini uyguladı diyebiliriz. Bu da sağ kanatta yansılara yol açtı. daha sonrasında ise ırkçı Afd partisi ortaya çıktı. Yani buradan bakarak şunu söyleyebiliriz ki halk epeyce fazla uzlaşı siyaseti istemiyor. Yani alışılmış ki olmalı lakin merkez sağdan birinin toplumsal demokrat siyasetleri izlemesiyle partiler içindeki net çizgiler kaybolmuş oldu. Bu sebeple iklim ve pandemi üzere yeni sıkıntıları daha fazla lisana getiren partiler oylarını artırdı. Yeşiller ve Hür Demokratlar üzere.Altını çizmek isterim ki Hür Demokrat Parti’nin oylarını artırdığı tarihte fazlaca görülmemiştir” dedi.
Yeşiller’de buruk sevinç
Tarihinin en yüksek oy oranını alarak üç büyük partiden biri olan Yeşiller’de buruk bir sevinç yaşanıyor. Kendi tarihlerinde bir birinci gerçekleştirmelerine karşın yaşanan ‘hayal kırıklığının’ niçinini Kolat şöyleki anlatıyor; “Yeşiller bundan 6 ay kadar evvel adayını deklare ettiğında halkta büyük bir sevinç yaşandı. ‘İşte yeni ve genç bir isim’ dediler ve Yeşiller büyük bir ivme yakaladı. Akabinde Başbakan adayı Baerbock’un deneyimsizliği ve yazdığı kitap hakkında çıkan intihal argümanları haliyle Yeşiller’in düşüşüne niye oldu. Almanya eski Dışişleri Bakanı Joschka Fischer’ın kitabındaki cümleleri birebir almasa da hayli emsal sözleri takla attırarak bir daha yazdı ve bu da ortaya çıkınca haliyle düşüş kaçınılmaz oldu.”
‘Merkez partiler eridi’
Almanya’nın iki değerli partisi SPD ile CDU’nun oy toplamlarının birinci defa bu kadar düşük olduğunu belirten Kolat, “Bu seçimlerde merkezdeki partilerin eridiğini de söyleyebiliriz. Evvelce iki ana parti merkez soldaki SDP ve merkez sağ CDU toplamı her vakit yüzde 70’i hatta yüzde 80’i bulurdu. Bugün yüzde 50’yi sıkıntı buluyorlar. Bu şunu gösteriyor; siyaset, beklentiler ve insanların gündeminin değiştiğini. Beşerler artık makul bir ideolojiden çok dünyadaki meselelere tahlil üretecek hareket planları sunan partilere yöneliyor. Yeşiller, Sol Parti vb. gibi” sözlerini kullandı.
‘Parlamento ekim sonu şekillenecek’
Almanya’da inanç oyu sağlanana kadar Merkel’in vazifesine devam edeceğini söyleyen Kolat, “Ekimin sonuna hakikat parlamentonun şekillenmesi bekleniyor. Almanya’da en yüksek oy alan partiden bir parlamento lideri seçileceği için SPD’den bir ismin gelmesi büyük mümkünlük. Bu durumda rastgele bir istisnai durum ya da uyuşmazlık yaşanacağını düşünmüyorum” diye konuştu.
Almanya’da 26 Eylül Pazar günü gerçekleşen seçimlerin akabinde koalisyon pazarlıkları konuşuluyor. Seçime giden Almanya’da 15 yıl daha sonra büyük bir atılım gerçekleştiren Toplumsal Demokrat Parti (SPD) adayı Olaf Scholz yüzde 25,7 oy oranıyla galip olurken, Hristiyan Birlik’ten (CDU/CSU) aday gösterilen Armin Laschet yüzde 24,1 ile ikinci sırada yer aldı. Öte yandan seçimler boyunca en epeyce konuşulan isimlerden biri olan Annalena Baerbock‘u aday gösteren Yeşiller Partisi, yüzde 14,8 ile kendi tarihinin en yüksek oyunu alarak üçüncü sıraya yerleşti.
Federal seçimleri SPD kazandı. Hükümet SPD+YEŞİLLER+HÜR DEMOKRATLAR ya da CDU+YEŞİLLER+HÜR DEMOKRATLAR formunda kurulabilir. Yeşiller SPD, Hür Demokratlar CDU ile olmasını istiyor. Bakalım ne olacak? pic.twitter.com/Y0nPMdQDrX
— Kenan Kolat (@kenankolat) September 27, 2021
Devam eden koalisyon pazarlıkları ve seçimin akabinde Almanya’da son durumu kıymetlendiren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Berlin Birliği Lideri Kenan Kolat, “Seçim sonuçları gösteriyor ki Almanya’da beşerler ideolojik bir tavırdan çok global krizlere tahlil üretebilecek partilere yöneliyor” sözlerini kullandı.
Koalisyon pazarlıkları
Seçimler daha sonrası koalisyon pazarlıklarının konuşulduğu Almanya’da son durumu kıymetlendiren Kolat, “Almanya’da Başbakanlık nazaranvini bildirim etme mercii yok. Burada partiler bir ortaya gelerek karara varıyor ve bu türlü de hükümet belirleniyor” dedi.
Kolat, “Seçim çıkış anketleri ve daha sonrasında açıklanan sonuçlara bakıldığında halkın büyük çoğunluğunun SPD adayı Olaf Scholz’u istediği görünüyor. Tabi bir daha de siyasette her vakit halkın dediği ya da istediğinin olmadığını biliyoruz. Bu yüzden de fazlaca kesin konuşmamak gerekiyor. Zira hükümetin kurulmasına ait koalisyon pazarlıklarının Neol’e kadar sürebileceği belirtiliyor” sözlerini kullandı.
Yeşiller ve Hür Demokrat Parti’nin (FDP) bir ortaya gelmesinin beklendiğini söz eden Kolat, “Yeşiller ve Hür Demokratlar’ın bir ortaya gelmesi bekleniyor. Yeşiller tarafınca yapılan açıklamada, ‘küçük bir kümeyle bir ortaya gelebiliriz’ tabirleri kullanıldı. Yeşiller’e cumhurbaşkanlığı, Hür Demokratlara da Dış İşleri ve İktisat üzere iki kıymetli bakanlığın bırakılması kelam konusu olabilir” dedi.
‘Scholz fazlaca kuvvetli bir isim’
15 yıl daha sonra SPD’nin yükselişinin niçinini sorduğumuz Kolat, bu yükselişi Scholz’un tecrübeli bir siyasetçi bulunmasına bağlıyor. Kolat, “SPD’nin yüzde 14’lerden bugünkü pozisyona gelmesinde en büyük tesir Scholz’un hayli uzman bir siyasetçi olması. Belediye Başkanlığı, eyalette yürüttüğü İçişleri Bakanlığı misyonu daha sonrasında gelen eyalet Başbakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Başbakan yardımcılığı tecrübeleri olduğu için her şeyi epey uygun bilen ve uzman olan bir insan. Olağan bu da seçim boyunca yaptığı açıklamalara ve halka yansımış durumda” dedi.
‘Seçimi kazanmış üzere davranıyorlar’
CDU’nun seçimlerde kaybettiği oy oranı ve sonuçlarını kıymetlendiren Kolat, “İlginç olan şey şu ki Hristiyan Demokrat Birliği yüzde 8’den çok oy kaybetmesine karşın seçimi kazanmış üzere davranıyor. Bunun sebebi de Armin Laschet’in öteki bir çıkar yolunun olmaması. Zira hükümete giremezse ya da Başbakan olamazsa, bütün siyasi mesleği bitecek bunun için de mesleğinin gidişatını Başbakan olmaya bağlamış durumda” diye konuştu.
‘Merkel SPD siyasetleri uyguladı’
Merkel’in partisi CDU’nun oylarındaki düşüş niçinini, Merkel’in toplumsal demokrat siyasetler izlemesi kararı gelen sağ kanattaki kırılım olarak açıklayan Kolat, “zatenız Merkel her ne kadar merkez sağ bir partide siyaset yapsa da fazlaca kıymetli oranda toplumsal demokrat siyasetleri izledi yani SPD siyasetlerini uyguladı diyebiliriz. Bu da sağ kanatta yansılara yol açtı. daha sonrasında ise ırkçı Afd partisi ortaya çıktı. Yani buradan bakarak şunu söyleyebiliriz ki halk epeyce fazla uzlaşı siyaseti istemiyor. Yani alışılmış ki olmalı lakin merkez sağdan birinin toplumsal demokrat siyasetleri izlemesiyle partiler içindeki net çizgiler kaybolmuş oldu. Bu sebeple iklim ve pandemi üzere yeni sıkıntıları daha fazla lisana getiren partiler oylarını artırdı. Yeşiller ve Hür Demokratlar üzere.Altını çizmek isterim ki Hür Demokrat Parti’nin oylarını artırdığı tarihte fazlaca görülmemiştir” dedi.
Yeşiller’de buruk sevinç
Tarihinin en yüksek oy oranını alarak üç büyük partiden biri olan Yeşiller’de buruk bir sevinç yaşanıyor. Kendi tarihlerinde bir birinci gerçekleştirmelerine karşın yaşanan ‘hayal kırıklığının’ niçinini Kolat şöyleki anlatıyor; “Yeşiller bundan 6 ay kadar evvel adayını deklare ettiğında halkta büyük bir sevinç yaşandı. ‘İşte yeni ve genç bir isim’ dediler ve Yeşiller büyük bir ivme yakaladı. Akabinde Başbakan adayı Baerbock’un deneyimsizliği ve yazdığı kitap hakkında çıkan intihal argümanları haliyle Yeşiller’in düşüşüne niye oldu. Almanya eski Dışişleri Bakanı Joschka Fischer’ın kitabındaki cümleleri birebir almasa da hayli emsal sözleri takla attırarak bir daha yazdı ve bu da ortaya çıkınca haliyle düşüş kaçınılmaz oldu.”
‘Merkez partiler eridi’
Almanya’nın iki değerli partisi SPD ile CDU’nun oy toplamlarının birinci defa bu kadar düşük olduğunu belirten Kolat, “Bu seçimlerde merkezdeki partilerin eridiğini de söyleyebiliriz. Evvelce iki ana parti merkez soldaki SDP ve merkez sağ CDU toplamı her vakit yüzde 70’i hatta yüzde 80’i bulurdu. Bugün yüzde 50’yi sıkıntı buluyorlar. Bu şunu gösteriyor; siyaset, beklentiler ve insanların gündeminin değiştiğini. Beşerler artık makul bir ideolojiden çok dünyadaki meselelere tahlil üretecek hareket planları sunan partilere yöneliyor. Yeşiller, Sol Parti vb. gibi” sözlerini kullandı.
‘Parlamento ekim sonu şekillenecek’
Almanya’da inanç oyu sağlanana kadar Merkel’in vazifesine devam edeceğini söyleyen Kolat, “Ekimin sonuna hakikat parlamentonun şekillenmesi bekleniyor. Almanya’da en yüksek oy alan partiden bir parlamento lideri seçileceği için SPD’den bir ismin gelmesi büyük mümkünlük. Bu durumda rastgele bir istisnai durum ya da uyuşmazlık yaşanacağını düşünmüyorum” diye konuştu.