Blinken: Diplomatları geri çekmemiz gerekirse yapacağız Son vakit içinderda tansiyonun düzgünce arttığı Ukrayna-Rusya sınırında tansiyon devam ederken ABD’nin Kiev’deki diplomatlarını geri çekeceği tezleri da gündemde büyük bir yer tuttu. ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken amerikan NBC kanalına verdiği röportajda bu bahse da değinerek, “Dışişleri Bakanlığı’nda çalışan ve bir bakıma benim himayemde olan insanların güvenliğinden ve iyiliğinden daha büyük bir sorumluluğum yok. Büyükelçilikteki kimi insanları nazaranvden almamız gerektiğine dair bir karar vermemiz gerekirse, bunu güvenlik gereksinimlerine bakılırsa yapacağız” sözlerini kullandı.
‘Ukrayna niye ABD’yi bu kadar ilgilendiriyor?’
Blinken öte yandan gazetecinin “Ukrayna konusu Avrupa’dan fazlaca niye ABD’yi ilgilendiriyor?” sorusuna da “Durumun bu biçimde olduğunu düşünmüyorum. Avrupalı meslektaşlarımla son birkaç aydır ağır ve kapsamlı olan görüşmelerimde genel olarak derinlere yerleşmiş bir tasa olduğunu düşünüyorum. Bu ortada, bu yalnızca Avrupa ve ABD’yi değil, bir manada tüm dünyayı da kapsaması gereken bir kaygı zira burada kelam konusu olan yalnızca Ukrayna ve Rusya içindeki, hatta Avrupa içindeki ilgi değil” diyerek şöyleki devam etti: “Burada tehlikede olan son dünya savaşlarından ve soğuk savaştan bu yana barışı ve güvenliği koruyan milletlerarası ilgilerin epeyce temel prensipleridir onlar da; bir ulusun diğer bir ulusun sonlarını zorla değiştiremeyeceği, o ülkeye seçimlerini, kiminle bağlantı kuracağını dikte edemeyeceği üzere. Burada kelam konusu olan bu. Ve bunu kontrolsüz bırakırsanız, Avrupa’dan uzak ülkelerin de içeren Pandora’nın kutusu açılır” dedi.
Biden’ın gafı konusu
Blinken’a röportajında ABD Lideri Joe Biden‘ın geçen hafta yaptığı basın toplantısında yaptığı gafa yönelik soru da soruldu. Soruya direkt karşılık vermeyen Blinken, “Ukrayna’ya yönelik Rus saldırısı olması durumunda, süratli bir cevap vereceğimiz konusunda nettik. Fakat, Rusya’nın hükümeti istikrarsızlaştırmaya yahut devirmeye çalışmak için diğer araçlar kullanacağından da emindik, siber akınlar, hibrit araçlar vb.” diyerek “küçük bir alan” algısını farklı bir biçimde kıymetlendirdi.
Biden, “küçük bir alanın işgali” gafını yapmış ve kelamlarını Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelensky’nin çıkışı daha sonrası düzeltmişti. Biden’ın “Rusya’nın küçük bir alanı işgal edeceğini düşünüyorum” sözü daha sonrasında Zelensky, “Büyük güçlere küçük çaplı işgal diye bir şey olmadığını, ‘küçük milletler’ diye bir şeyin de olmadığını hatırlatmak isteriz. Küçük çaplı kayıp da yoktur, kaybettiğimiz sevdiklerimizin gerisinden minik bir yas tutmak diye bir şey de yoktur. Bunu Ukrayna üzere büyük bir gücün cumhurbaşkanı olarak söylüyorum” diyerek yansısını lisana getirmiş akabinde Biden da cümlesini düzeltmişti.
‘Rusya’ya iki yol verdik, birini seçmek zorunda’
Rusya’nın diplomatik adımlar konusundaki adımlarda samimi olup olmadığına ait soruyu da yanıtlayan Blinken, “Diplomasi ve diyalog derken bile savunma oluşturuyoruz, caydırıcılık oluşturuyoruz. Bu yıl Ukrayna’ya evvelki senelera nazaran daha fazla güvenlik yardımı sağladık. Dünya çapında müttefikler ve ortaklar topladık. Ukrayna’yı yeniden işgal ederse Rusya için büyük sonuçlar hazırlıyoruz. Yani ikisini birebir anda yapmak zorundasın; savunmanı geliştirirsin, caydırıcılığını geliştirirsin öteki yandan diplomasi ve diyaloğa girersiniz. Bence bunu ileriye taşımanın en mantıklı yolu bu. Sonuç olarak, Rusya’ya iki yol verdik; birini seçmek zorunda” dedi.
‘Ukrayna niye ABD’yi bu kadar ilgilendiriyor?’
Blinken öte yandan gazetecinin “Ukrayna konusu Avrupa’dan fazlaca niye ABD’yi ilgilendiriyor?” sorusuna da “Durumun bu biçimde olduğunu düşünmüyorum. Avrupalı meslektaşlarımla son birkaç aydır ağır ve kapsamlı olan görüşmelerimde genel olarak derinlere yerleşmiş bir tasa olduğunu düşünüyorum. Bu ortada, bu yalnızca Avrupa ve ABD’yi değil, bir manada tüm dünyayı da kapsaması gereken bir kaygı zira burada kelam konusu olan yalnızca Ukrayna ve Rusya içindeki, hatta Avrupa içindeki ilgi değil” diyerek şöyleki devam etti: “Burada tehlikede olan son dünya savaşlarından ve soğuk savaştan bu yana barışı ve güvenliği koruyan milletlerarası ilgilerin epeyce temel prensipleridir onlar da; bir ulusun diğer bir ulusun sonlarını zorla değiştiremeyeceği, o ülkeye seçimlerini, kiminle bağlantı kuracağını dikte edemeyeceği üzere. Burada kelam konusu olan bu. Ve bunu kontrolsüz bırakırsanız, Avrupa’dan uzak ülkelerin de içeren Pandora’nın kutusu açılır” dedi.
Biden’ın gafı konusu
Blinken’a röportajında ABD Lideri Joe Biden‘ın geçen hafta yaptığı basın toplantısında yaptığı gafa yönelik soru da soruldu. Soruya direkt karşılık vermeyen Blinken, “Ukrayna’ya yönelik Rus saldırısı olması durumunda, süratli bir cevap vereceğimiz konusunda nettik. Fakat, Rusya’nın hükümeti istikrarsızlaştırmaya yahut devirmeye çalışmak için diğer araçlar kullanacağından da emindik, siber akınlar, hibrit araçlar vb.” diyerek “küçük bir alan” algısını farklı bir biçimde kıymetlendirdi.
Biden, “küçük bir alanın işgali” gafını yapmış ve kelamlarını Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelensky’nin çıkışı daha sonrası düzeltmişti. Biden’ın “Rusya’nın küçük bir alanı işgal edeceğini düşünüyorum” sözü daha sonrasında Zelensky, “Büyük güçlere küçük çaplı işgal diye bir şey olmadığını, ‘küçük milletler’ diye bir şeyin de olmadığını hatırlatmak isteriz. Küçük çaplı kayıp da yoktur, kaybettiğimiz sevdiklerimizin gerisinden minik bir yas tutmak diye bir şey de yoktur. Bunu Ukrayna üzere büyük bir gücün cumhurbaşkanı olarak söylüyorum” diyerek yansısını lisana getirmiş akabinde Biden da cümlesini düzeltmişti.
‘Rusya’ya iki yol verdik, birini seçmek zorunda’
Rusya’nın diplomatik adımlar konusundaki adımlarda samimi olup olmadığına ait soruyu da yanıtlayan Blinken, “Diplomasi ve diyalog derken bile savunma oluşturuyoruz, caydırıcılık oluşturuyoruz. Bu yıl Ukrayna’ya evvelki senelera nazaran daha fazla güvenlik yardımı sağladık. Dünya çapında müttefikler ve ortaklar topladık. Ukrayna’yı yeniden işgal ederse Rusya için büyük sonuçlar hazırlıyoruz. Yani ikisini birebir anda yapmak zorundasın; savunmanı geliştirirsin, caydırıcılığını geliştirirsin öteki yandan diplomasi ve diyaloğa girersiniz. Bence bunu ileriye taşımanın en mantıklı yolu bu. Sonuç olarak, Rusya’ya iki yol verdik; birini seçmek zorunda” dedi.