Assange’ın ABD’ye iadesi davası sürüyor ABD’nin karara yaptığı itiraz, 27 ve 28 Ekim’de başşehir Londra’daki Yüksek Mahkeme’de yapılacak duruşmalarda ele alındı.
WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange‘ın akıl sıhhatiyle ilgili kaygılar niçiniyle ABD’ye iade edilemeyeceği istikametindeki karara ait temyiz duruşmasının birinci gün oturumu bitmiş oldu.
Duruşma daha sonrası Wikileaks Baş Editörü Kristinn Hrafnsson ve Assange’ın partneri Stella Moris, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Assange’ın partneri ve 2 çocuğunun annesi Stella Morris, Assange’ın derhal özgür bırakılması davetinde bulunarak, “Hapishanede geçirdiği her gün onun ömrü için önemli risk” dedi. Morris öte yandan, “Assange casusluk yapmakla değil, gazetecilik yapmakla suçlanıyor” tabirlerini kullandı.
ABD’nin karara yaptığı itiraz, 28 Ekim’de başşehir Londra’daki Yüksek Mahkeme’de yapılacak duruşmalarda ele alınıyor.
18 kabahatten yargılanmak isteniyor
50 yaşındaki Assange’ı 18 hatadan yargılamak için İngiltere’den iadesini isteyen ABD, temyizi kazanabilmek için WikiLeaks kurucusunun yüksek güvenlikli hapishanelerde tutulmayacağı ve mahpus cezasını ülkesi Avustralya’da çekebileceği taahhüdünde bulunuyor.
Savunma grubu ise CIA’in, Assange’ı Ekvador’un Londra Büyükelçiliğinde saklandığı sırada kaçırma ve öldürme planı yaptığına ait haberleri destek göstererek can güvenliğinin altını çiziyor.
Bu ortada duruşma öncesi mahkeme önünde toplanan göstericiler, Assange’ın özgür bırakılmasını istedi.
ABD, Assange’ın yayımladığı dokümanlarla kendileri ismine çalışan Irak ve Afganistan’daki mahallî işçi yahut muhbirlerin hayatını riske attığını öne sürerek gazetecilik yahut yayıncılığın cürüm sürece müsaadesi vermediğini kaydediyor.
Basın örgütleri ise Assange’ın yayımladıkları niçiniyle yargılanmasının makûs bir örnek oluşturacağını ve bundan daha sonra ABD’nin rastgele bir gazeteciyi casusluk suçlamasıyla yargılayabileceğini vurguluyor.
Ne olmuştu?
Assange’ın kurduğu WikiLeaks, 2010’da, ortalarında ABD’nin Irak ve Afganistan’da işlediği kabahatleri da delillendiren çok sayıda zımnî belgeyi yayımlamıştı.
ABD’nin casuslukla suçladığı ve iadesini istediği Assange, hakkında tecavüz ve cinsel taciz suçlamalarıyla açılan davalar için İsveç’e iadesi gündemdeyken, Haziran 2012’de Ekvador’un Londra Büyükelçiliğine sığınmıştı.
Assange, Ekvador’un Londra Büyükelçiliğinden 11 Nisan 2019’da çıkarılarak gözaltına alınmış ve “kefaletle hür bırakılma koşullarını ihlal etmekten” tutuklanarak Londra’daki Belmarsh Hapishanesine konulmuştu.
Mahkeme, Assange’ı bu kabahatten 50 hafta mahpusa mahkum etmişti. 50 haftalık cezasını dolduran Assange’ın iade talebi çerçevesinde tutuklu kalmasına karar verilmişti.
Duruşmaların akabinde 4 Ocak’ta, Assange’ın intihar riskinin yüksek olduğunu ve ABD hapishanesinde özel idari tedbirlere tabi tutulacağını, bilhassa de istihbarat topluluğunun kendisine düşman olması niçiniyle “gerçek bir risk altında” olduğu nedeni öne sürülerek ABD’nin iade talebi reddedilmişti.
WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange‘ın akıl sıhhatiyle ilgili kaygılar niçiniyle ABD’ye iade edilemeyeceği istikametindeki karara ait temyiz duruşmasının birinci gün oturumu bitmiş oldu.
Duruşma daha sonrası Wikileaks Baş Editörü Kristinn Hrafnsson ve Assange’ın partneri Stella Moris, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Assange’ın partneri ve 2 çocuğunun annesi Stella Morris, Assange’ın derhal özgür bırakılması davetinde bulunarak, “Hapishanede geçirdiği her gün onun ömrü için önemli risk” dedi. Morris öte yandan, “Assange casusluk yapmakla değil, gazetecilik yapmakla suçlanıyor” tabirlerini kullandı.
ABD’nin karara yaptığı itiraz, 28 Ekim’de başşehir Londra’daki Yüksek Mahkeme’de yapılacak duruşmalarda ele alınıyor.
18 kabahatten yargılanmak isteniyor
50 yaşındaki Assange’ı 18 hatadan yargılamak için İngiltere’den iadesini isteyen ABD, temyizi kazanabilmek için WikiLeaks kurucusunun yüksek güvenlikli hapishanelerde tutulmayacağı ve mahpus cezasını ülkesi Avustralya’da çekebileceği taahhüdünde bulunuyor.
Savunma grubu ise CIA’in, Assange’ı Ekvador’un Londra Büyükelçiliğinde saklandığı sırada kaçırma ve öldürme planı yaptığına ait haberleri destek göstererek can güvenliğinin altını çiziyor.
Bu ortada duruşma öncesi mahkeme önünde toplanan göstericiler, Assange’ın özgür bırakılmasını istedi.
ABD, Assange’ın yayımladığı dokümanlarla kendileri ismine çalışan Irak ve Afganistan’daki mahallî işçi yahut muhbirlerin hayatını riske attığını öne sürerek gazetecilik yahut yayıncılığın cürüm sürece müsaadesi vermediğini kaydediyor.
Basın örgütleri ise Assange’ın yayımladıkları niçiniyle yargılanmasının makûs bir örnek oluşturacağını ve bundan daha sonra ABD’nin rastgele bir gazeteciyi casusluk suçlamasıyla yargılayabileceğini vurguluyor.
Ne olmuştu?
Assange’ın kurduğu WikiLeaks, 2010’da, ortalarında ABD’nin Irak ve Afganistan’da işlediği kabahatleri da delillendiren çok sayıda zımnî belgeyi yayımlamıştı.
ABD’nin casuslukla suçladığı ve iadesini istediği Assange, hakkında tecavüz ve cinsel taciz suçlamalarıyla açılan davalar için İsveç’e iadesi gündemdeyken, Haziran 2012’de Ekvador’un Londra Büyükelçiliğine sığınmıştı.
Assange, Ekvador’un Londra Büyükelçiliğinden 11 Nisan 2019’da çıkarılarak gözaltına alınmış ve “kefaletle hür bırakılma koşullarını ihlal etmekten” tutuklanarak Londra’daki Belmarsh Hapishanesine konulmuştu.
Mahkeme, Assange’ı bu kabahatten 50 hafta mahpusa mahkum etmişti. 50 haftalık cezasını dolduran Assange’ın iade talebi çerçevesinde tutuklu kalmasına karar verilmişti.
Duruşmaların akabinde 4 Ocak’ta, Assange’ın intihar riskinin yüksek olduğunu ve ABD hapishanesinde özel idari tedbirlere tabi tutulacağını, bilhassa de istihbarat topluluğunun kendisine düşman olması niçiniyle “gerçek bir risk altında” olduğu nedeni öne sürülerek ABD’nin iade talebi reddedilmişti.